- hasretmek
- (-i, -e) 专心致力于, 奉献: Bütün hayatını çocuklarına hasretti. 他把毕生的精力献给了他的孩子们。Bu rafı tarih kitaplarına hasretti. 他把这个书架用于存放历史书籍。
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
hasretmek — i, e, der, Ar. ḥaṣr + T. etmek Bir şeyin bütününü birine, bir şeye ayırmak, vermek Yaşını başını almıştı, kocası başta herkes ona artık vaktini ibadete hasretmek zamanı geldiğini, daha doğrusu ahireti düşünmek saati çaldığını ima ediyordu. H. E.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
HASRETMEK — Kısaltmak. Sadece bir şeye mahsus kılmak. Bir şey için vakfetmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
hasır — 1. is., srı, esk., Ar. ḥaṣr Ayırma, bir şeyi özgü kılma Birleşik Sözler hasretmek hasrolunmak 2. is., Ar. ḥaṣīr 1) Saz, kabuk, yaprak vb. bir bitki maddesiyle örülmüş taban veya tavan örtüsü 2) sf. Tamamı veya bir bölümü böyle bir örgüden… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hasretme — is. Hasretmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
özgülemek — i Bir şey veya bir yeri birine, bir şeye ayırmak, vermek, hasretmek, tahsis etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
saati çalmak — bir şeyin vakti gelmek ... herkes ona artık vaktini ibadete hasretmek zamanının geldiğini, daha doğrusu ahireti düşünmek saati çaldığını ima ediyordu. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
hasretkeş — (A. F.) [ ﺶﮐ تﺮﺴﺣ ] hasret çeken. ♦ hasretmek adamak, ayırmak, tahsis etmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü